İsrail’in, BM’nin yardım kuruluşu UNRWA’nın bazı çalışanlarının 7 Ekim saldırısına katıldığı iddiası, önemli bağışçıların kuruma desteğini keseceğini açıklamasına neden oldu. Bu da kurumu ve yardımları zora soktu.
DIŞ HABERLER SERVİSİ – İsrail’in, Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nın (UNRWA) bazı çalışanlarının, 7 Ekim saldırılarına katıldığını iddia etmesi üzerine başlayan kriz, büyüyerek devam ediyor. İddialar sonrası söz konusu kişiler işten çıkarılırken, yine İsrail’in çağrısı üzerine belli başlı ülkeler birbiri ardına bu teşkilata yardımı kesme kararı aldığını açıkladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun danışmanlarından Mark Regev, Cuma günü BBC’ye yaptığı açıklamada, “UNRWA’dan maaş alan bazı kişilerin 7 Ekim’deki saldırıda payı olduğunu” ve UNRWA okullarında saldırıyı açıkça kutlayan öğretmenlerin bulunduğuna dair bilgi edindiklerini, ellerinde kanıtlar olduğunu öne sürmüştü. Regev, aynı zamanda İsrailli bir rehinenin serbest bırakıldıktan sonra “UNRWA’da çalışan bir kişinin evinde rehin tutulduğunu söylediğini” de savunmuştu. Dışişleri Bakanı Israel Katz ise, önceki gün basına yaptığı açıklamada, Gazze’deki savaşın bitmesini ardından UNRWA’nın bölgede hiçbir şekilde rol almasını ve faaliyette bulunmasını istemediklerini söylemişti.
UNRWA, belirtilen kişilerin ilişkilerinin kesildiğini açıklasa da, İsrail’in çağrısı üzerine önemli ülkeler söz konusu kuruluşa desteğini kestiğini açıkladı. ABD, Almanya, Avustralya, Fransa, İngiltere, Finlandiya, Hollanda, İsviçre, İtalya ve Kanada bundan böyle kuruma destek sağlamayacağı bildirdi.
‘Kişileri ayırmak lazım’
Norveç’in Filistin temsilciliğinden yapılan açıklamada ise, iddiaların son derece rahatsız edici ve doğruluğu durumunda kabul edilemez olduğuna dikkat çekilirken, bireylerin yapmış olabilecekleriyle UNRWA’nın neyi temsil ettiğinin birbirinden ayrılması gerektiği vurgulandı. Norveç’in UNRWA’ya desteğinin süreceği ifade edilen açıklamada, “Gazze’deki durum felaket boyutundadır ve UNRWA buradaki en önemli insani yardım kuruluşudur… Bireylerin yapmış olabilecekleri ile UNRWA’nın neyi temsil ettiğini birbirinden ayırmamız gerekmektedir” denildi. 1949 yılında Arap-İsrail savaşının ardından kurulan UNRWA, Gazze, Batı Şeria, Ürdün, Lübnan ve Suriye’de yaşayan Filistinlilere sağlık, eğitim ve insani yardımda bulunuyor. UNRWA, İsrail’in Gazze saldırısı başladığından beri yüz binlerce kişiye sığınak ve barınma sağlıyor.
Ankara da bağışçıları uyardı
Türkiye de, UNRWA’ya yardımı kesme kararı alanlara, bu kararlarını gözden geçirme çağrısında bulundu. Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, “Bazı ülkelerin Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’na yardımlarını durdurmalarını endişeyle karşılıyoruz” denildi. Bakanlık açıklamasında, “UNRWA, milyonlarca Filistin mültecisinin hayati ihtiyaçlarını, son derece zor şartlar altında karşılamaktadır. Gazze’de 7 Ekim’den bu yana UNRWA’nın 150’den fazla çalışanı İsrail tarafından öldürülmüştür. UNRWA’nın birkaç mensubuna yönelik birtakım iddialar nedeniyle bu kuruluşa yapılan yardımların durdurulması, öncelikle Filistin halkına zarar verecektir. Bu doğrultuda, UNRWA’ya yardımları kestiğini açıklayan ülkelerin bu kararlarını gözden geçirmelerini temenni ediyoruz” ifadeleri yer aldı.
Guterres’ten yardımı kesenlere: Vazgeçin!
Suçlamaların ardından UNRWA, konuyla ilgili soruşturma başlatırken BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in makamından yapılan açıklamada, “BM Genel Sekreterliği, normal prosedürlerine uygun olarak bireyleri kovuşturabilecek yetkili bir makamla iş birliği yapmaya hazırdır” denildi. UNRWA’ya yapılan yardımların askıya alınmaması istenilen açıklamada, “UNRWA için çalışan, çoğu insani yardım görevlisi olan ve hayatlarını tehlikeye atarak işlerini yapan on binlerce erkek ve kadın cezalandırılmamalı. Ayrıca bu insanları hizmet ettikleri çaresiz nüfusun acil ihtiyaçları karşılanmalı” ifadesi kullanıldı. Açıklamada, suçlamalara hedef olan 12 kişiden dokuzunun işine son verildiği, birinin öldüğü ve diğer ikisinin ise kimliklerinin tespit edilmeye çalışıldığı kaydedildi. Guterres açıklamasında, “Onların endişelerini anlıyorum, ben de bu suçlamalar karşısında dehşete düşmüştüm. Ancak en azından UNRWA’nın operasyonlarının sürekliliğini garanti altına almak için katkılarını askıya alan hükümetlere bundan vazgeçmeleri için şiddetle çağrıda bulunuyorum” dedi.
‘Büyük sorumsuzluk’
UNRWA Genel Müdürü Philippe Lazzarini ise daha sert bir ifade kullanarak, mali yardımı kesen ülkeleri büyük bir sorumsuzlukla suçlayarak, “Özellikle savaş sırasında ve yerinden edilmeler sürerken, bölgedeki siyasi krizlerin olduğu bir dönemde, bazı kişilere karşı suç teşkil eden eylemlerde bulunulduğu iddiaları nedeniyle bir kurumu ve onun hizmet ettiği tüm bir topluluğa yaptırım uygulamak son derece sorumsuzca olacak” dedi.